top of page

Adli Kontrol Kararı Nedir? Adli Kontrol Kararına İtiraz - Samsun Ceza Avukatı

Adli Kontrol Nedir?

Adli kontrol de tıpkı tutuklama gibi delillerin toplanması ve takdiri noktasında yargı erklerine yardımcı olan bir kurumdur. Tutuklama, delillerin toplanması, takdiri noktasında yargı erklerine yardımcı olan bir kurumdur. Tutuklama bir ceza değil, bir tedbirdir. Buradaki tedbirin amacı; delillerin toplanmasını sağlamak, delillerin karartılmasını engellemek ve şüpheli/sanığın kaçmasına engel olmaktır. Bir suç sebebiyle yürütülen soruşturmada, tutuklama sebeplerinin varlığı halinde, şüphelinin tutuklanması yerine adlî kontrol altına alınmasına karar verilebilir. Adli kontrol altına alınan kişiye birtakım yükümlülükler yüklenebilir.

 

Adli kontrol türleri nelerdir?

a) Yurt dışına çıkamamak.

b) Hâkim tarafından belirlenen yerlere, belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurmak.

c) Hâkimin belirttiği merci veya kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde meslekî uğraşlarına ilişkin veya eğitime devam konularındaki kontrol tedbirlerine uymak.

d) Her türlü taşıtları veya bunlardan bazılarını kullanamamak ve gerektiğinde kaleme, makbuz karşılığında sürücü belgesini teslim etmek.

e) Özellikle uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla, hastaneye yatmak dahil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olmak ve bunları kabul etmek.

f) Şüphelinin parasal durumu göz önünde bulundurularak, miktarı ve bir defada veya birden çok taksitlerle ödeme süreleri, Cumhuriyet savcısının isteği üzerine hâkimce belirlenecek bir güvence miktarını yatırmak.

g) Silâh bulunduramamak veya taşıyamamak, gerektiğinde sahip olunan silâhları makbuz karşılığında adlî emanete teslim etmek.

h) Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim tarafından miktarı ve ödeme süresi belirlenecek parayı suç mağdurunun haklarını güvence altına almak üzere aynî veya kişisel güvenceye bağlamak.

i) Aile yükümlülüklerini yerine getireceğine ve adlî kararlar gereğince ödemeye mahkûm edildiği nafakayı düzenli olarak ödeyeceğine dair güvence vermek.

j) Konutunu terk etmemek.

k) Belirli bir yerleşim bölgesini terk etmemek.

l) Belirlenen yer veya bölgelere gitmemek.

 

Hamile kişiye verilecek adli kontrol kararında usul nedir?

Maruz kaldığı ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremediği 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca tespit edilen şüpheli ile gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren altı ay geçmemiş bulunan kadın şüphelinin tutuklanması yerine adlî kontrol altına alınmasına karar verilebilir. Hakkında mahkûmiyet hükmü verilmiş ve bu hükümle ilgili olarak istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulmuş olması hâlinde, UYAP kayıtlarını incelemek suretiyle hükmü veren ilk derece mahkemesi de adlî kontrol kararı verebilir.

 

Adli kontrol tedbiri cezadan düşürülür mü?

Adlî kontrol altında geçen süre, şahsî hürriyeti sınırlama sebebi sayılarak cezadan mahsup edilemez. Bu hüküm, maddenin üçüncü fıkrasının (e) ve (j) bentlerinde belirtilen hallerde uygulanmaz. Ancak, (j) bendinde belirtilen konutunu terk etmemek yükümlülüğü altında geçen her iki gün, cezanın mahsubunda bir gün olarak dikkate alınır. Kanunlarda öngörülen tutukluluk sürelerinin dolması nedeniyle salıverilenler hakkında adlî kontrole ilişkin hükümler uygulanabilir.

 

Adli kontrol kararı ve hükmedecek merciler nelerdir?

Şüpheli, Cumhuriyet savcısının istemi ve sulh ceza hâkiminin kararı ile soruşturma evresinin her aşamasında adlî kontrol altına alınabilir.  Hâkim, Cumhuriyet savcısının istemiyle, adlî kontrol uygulamasında şüpheliyi bir veya birden çok yeni yükümlülük altına koyabilir; kontrolun içeriğini oluşturan yükümlülükleri bütünüyle veya kısmen kaldırabilir, değiştirebilir veya şüpheliyi bunlardan bazılarına uymaktan geçici olarak muaf tutabilir. Şüpheli veya sanığın adli kontrol yükümlülüğünün devamının gerekip gerekmeyeceği hususunda en geç dört aylık aralıklarla; soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hâkimi, kovuşturma evresinde ise resen mahkeme tarafından 109 uncu madde hükümleri göz önünde bulundurularak karar verilir.

 

Adli kontrol altında geçecek süre ne kadardır?

Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde adli kontrol süresi en çok iki yıldır. Ancak bu süre, zorunlu hâllerde gerekçesi gösterilerek bir yıl daha uzatılabilir.

Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, adli kontrol süresi en çok üç yıldır. Bu süre, zorunlu hâllerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda dört yılı geçemez. Bu maddede öngörülen adli kontrol süreleri, çocuklar bakımından yarı oranında uygulanır.

 

Adli kontrol kararı nasıl kaldırılır?

Şüpheli veya sanığın istemi üzerine, Cumhuriyet savcısının görüşünü aldıktan sonra hâkim veya mahkeme 110 uncu maddenin ikinci fıkrasına göre beş gün içinde karar verebilir. Adli kontrole ilişkin kararlara itiraz edilebilir.

 

Adli kontrol tedbirlerine uymamanın sonucu nedir?

Adli kontrol hükümlerini isteyerek yerine getirmeyen şüpheli veya sanık hakkında, hükmedilebilecek hapis cezasının süresi ne olursa olsun, yetkili yargı mercii hemen tutuklama kararı verebilir. Hakkında mahkûmiyet hükmü verilmiş ve bu hükümle ilgili olarak istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulmuş olması hâlinde, UYAP kayıtlarını incelemek suretiyle hükmü veren ilk derece mahkemesi de tutuklama kararı verebilir. Azami  tutukluluk süresinin dolması nedeniyle verilen adli kontrol tedbirinin ihlali hâlinde de uygulanabilir. Ancak, bu durumda tutuklama süresi ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde dokuz aydan, diğer işlerde iki aydan fazla olamaz.

 

Adli kontrol tedbirleri hangi suçlarda uygulanır?

Genel olarak adli kontrol, tutuklama nedeninin  var olduğu ama tutuklama durumunun ağır kalacağı durumlarda uygulanır.

a) Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa.

b) Şüpheli veya sanığın davranışları;

1. Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,

2. Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma, Hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa.

Aşağıdaki suçların işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir:

a) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;

1. Soykırım ve insanlığa karşı suçlar (madde 76, 77, 78),

2. Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (madde 79, 80)

3. Kasten öldürme (madde 81, 82, 83),

4. Kasten yaralama (madde 86, fıkra 3, bent b, e ve f) ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama (madde 87),

5. İşkence (madde 94, 95)

6. Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102),

7. Çocukların cinsel istismarı (madde 103),

8. Hırsızlık (madde 141, 142) ve yağma (madde 148, 149),

9. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188),

10. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220),

11. Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (madde 302, 303, 304, 307, 308),

12. Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (madde 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315), b) 10.7.1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları.

c) 18.6.1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu.

d) 10.7.2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.

e) 21.7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar.

f) 31.8.1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 110 uncu maddesinin dört ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları.

g) 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 33 üncü maddesinde sayılan suçlar.

h) 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7 nci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen suçlar.

i) Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçu.

j) Sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçu.

Adli kontrol, adli kontrol nedir, adli kontrol kararı, adli kontrol hükümleri, adli kontrol şartları, adli kontrol tedbiri, adli kontrol süresi, adli kontrol nasıl kaldırılır, adli kontrol ceza hukuku, adli kontrol yükümlülükleri, adli kontrol kararına itiraz, adli kontrol kapsamında uygulanan tedbirler, adli kontrol mahkeme kararı, adli kontrol ve tutuklama, adli kontrol denetimli serbestlik, adli kontrol kararının kaldırılması, adli kontrol uygulaması, adli kontrol sürecinde haklar, adli kontrol mevzuatı, adli kontrol ceza mahkemesi, adli kontrol samsun, adli kontrol kararına itiraz dilekçesi, adli kontrol kararına itiraz süresi, adli kontrol kararına kimler itiraz edebilir, adli kontrol itiraz, samsun adli kontrol kararı itiraz, adli kontrol kararı itiraz, samsun avukat, avukat samsun, samsun avukat, samsun ceza avukatı, ceza avukatı samsun, samsun ceza davası avukatı, ceza davası avukatı samsun, samsun hukuk bürosu, samsun ceza avukatı tavsiye, samsun ceza avukatı önerisi, samsun ceza avukatı adres, samsun ceza avukatı numara, samsun ceza avukatı telefon, samsun ceza avukatı bul, samsun iyi ceza avukatı, Samsun avukat, Atakum avukat, Canik avukat, İlkadım avukat, Tekkeköy avukat, 19 Mayıs avukat, Alaçam avukat, Asarcık  avukat, Ayvacık avukat, Bafra avukat, Çarşamba avukat, Havza avukat, Kavak avukat, Salıpazarı avukat, Terme avukat, Vezirköprü avukat, Yakakent avukat, Ladik avukat, Samsun ceza avukatı, Atakum ceza avukatı, Canik ceza avukatı, İlkadım ceza avukatı, Tekkeköy ceza avukatı, 19 Mayıs ceza avukatı, Alaçam ceza avukatı, Asarcık  ceza avukatı, Ayvacık ceza avukatı, Bafra ceza avukatı, Çarşamba ceza avukatı, Havza ceza avukatı, Kavak ceza avukatı, Salıpazarı ceza avukatı, Terme ceza avukatı, Vezirköprü ceza avukatı, Yakakent ceza avukatı, Ladik ceza avukatı, Samsun adam öldürme davası avukatı, Samsun uyuşturucu ticareti davası avukatı, Samsun cinsel saldırı davası avukatı, Samsun nitelikli dolandırıcılık davası avukatı, Samsun yağma (gasp) davası avukatı, Samsun kasten yaralama davası avukatı, Samsun örgütlü suçlar davası avukatı, Samsun çocuk istismarı davası avukatı, Samsun rüşvet davası avukatı, Samsun zimmet davası avukatı, Samsun irtikap davası avukatı, Samsun ihaleye fesat karıştırma davası avukatı, Samsun tefecilik davası avukatı
Adli kontrol kararı

 

 

Yorumlar

Fikirlerinizi Paylaşınİlk yorumu siz yazın.
Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı,Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı,Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı,Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı,Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı,Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı,Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı,Samsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatıSamsun ceza avukatı, Samsun boşanma avukatı, Samsun iş davası avukatı, Samsun avukat, Samsun tapu davası avukatı
000

                            Bu web sitesi ve içindeki bilgiler, Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Avukatlık Reklam Yasağı Yönetmeliği'ne uygun şekilde tasarlanmıştır. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar için kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.
www.alyuzkanberhukuk.com      

©2024 Avukat Taha Alyüz

bottom of page