Samsun Avukat
Bize Ulaşın
05534084721
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçunun Unsurları Nelerdir?
Kamu kurum veya kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, bunların iştirakiyle kurulmuş şirketler, bunların bünyesinde faaliyet icra eden vakıflar, kamu yararına çalışan dernekler ya da kooperatiflere karşı taahhüt altına girilen edimin ifasına fesat karıştıran kişi cezalandırılmaktadır. Şu hallerde edimin ifasına fesat karıştırılmış sayılır:
a) İhale kararında veya sözleşmede evsafı belirtilen maldan başka bir malın teslim veya kabul edilmesi.
b) İhale kararında veya sözleşmede belirtilen miktardan eksik malın teslim veya kabul edilmesi.
c) Edimin ihale kararında veya sözleşmede belirtilen sürede ifa edilmemesine rağmen, süresinde ifa edilmiş gibi kabul edilmesi.
d) Yapım ihalelerinde eserin veya kullanılan malzemenin şartname veya sözleşmesinde belirlenen şartlara, miktar veya niteliklere uygun olmamasına rağmen kabul edilmesi.
e) Hizmet niteliğindeki edimin, ihale kararında veya sözleşmede belirtilen şartlara göre verilmemesine veya eksik verilmesine rağmen verilmiş gibi kabul edilmesi.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçuna Teşebbüs Mümkün Mü?
Teşebbüs, failin suçu işlemek için elverişli hareketlerle eylemine başladıktan sonra elinde olmayan sebeplerle eylemin devamını veya sonucunu getirememesi halidir. Suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.
Suça teşebbüsten bahsedebilmek için, failin eylemine elverişli hareketlerle başlaması ancak bu hareket sonrasında sonucun failin elinde olmayan nedenlerle gerçekleşmemesi gerekmektedir. Bu açıklamalar ve edimin ifasına fesat karıştırma suçunun oluşması için gerekli şartlar incelendiğinde, edimin ifasına fesat karıştırma suçunun teşebbüse elverişli bir suç olduğunu söylemek mümkündür.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçunun Faili Kimdir?
Suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur. Suçun işlenmesinde bir başkasını araç olarak kullanan kişi de fail olarak sorumlu tutulur. Edimin ifasına fesat karıştırma suçunda fail sıfatıyla ilgili doktrinde iki ayrı görüş bulunmaktadır. Bir görüşe göre edimin ifasına fesat karıştırma suçunun failinin herkes olabilecekken, diğer bir görüşe göre edimin ifasına fesat karıştırma suçu bir özgü suç olduğundan bu suçun faili sadece belirli kişiler olabilmektedir.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçunun Mağduru Kimdir?
Türk Ceza Kanunu'na göre mağdur, suçtan zarar gören kişidir. edimin ifasına fesat karıştırma suçunun mağduru ise kamudur.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçu Şikayete Tabi Mi?
Şikayet, bir suç nedeniyle suçtan zarar gören kişinin, yetkili makamlara hukuka aykırı fiili ve faili yetkili makamlara bildirmesidir. Kanunda düzenlenen suçların bir kısmının soruşturulabilmesi ve kovuşturulabilmesi için şikayet şartı aranmaktadır. Bu tür suçlarda şikayet yoksa veya şikayetten vazgeçme varsa suç soruşturulamaz veya kovuşturulamaz. Ancak kanun edimin ifasına fesat karıştırma suçunun soruşturulmasında ve kovuşturulmasında mağdurun şikayetini aramamıştır. Dolayısıyla edimin ifasına fesat karıştırma suçunun soruşturulması re'sen yapılacaktır.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçu Uzlaşmaya Tabi Mi?
Uzlaştırma kanunda yazılan şartların gerçekleşmesi halinde tarafların ortak paydada buluşarak yargılamayı sona erdirmeyi amaçlayan alternatif bir yoldur. Uzlaştırmaya tabi suçlar; şikayete tabi suçlar ve kanunda sayılan diğer suç tipleridir. Ancak edimin ifasına fesat karıştırma suçu uzlaşma kapsamında olan suçlar arasında yer almadığından uzlaşmaya da tabi değildir.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçu Sonucunda Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması Kararı (HAGB) Verilebilir Mi?
HAGB veya diğer bir deyişle hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı, mahkemenin sanık hakkında hükmettiği ceza hakkında hükmünü açıklamamasıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;
a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın; aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekir. edimin ifasına fesat karıştırma suçunun kanundaki alt sınırına bakılırsa bu suç hakkında hükmün açıklanmasının geriye bırakılması hükümlerinin uygulanması mümkün görünmemektedir.
edimin ifasına fesat karıştırma suçunun düzenlendiği kanun maddesinde suçun kanuni tanımındaki cezanın alt sınırı 3 yıldır. Edimin ifasına fesat karıştırma suçu için kanunda belirtilen cezanın alt ve üst sınırı dikkate alındığında bu suçta hükmün açıklanmasının geriye bırakılması hükümlerinin uygulanabileceğini söylemek mümkündür.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçunda Görevli Mahkeme Neresidir?
edimin ifasına fesat karıştırma suçunda görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemeleridir.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçunun Cezası Kaç Yıldır?
amu kurum veya kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, bunların iştirakiyle kurulmuş şirketler, bunların bünyesinde faaliyet icra eden vakıflar, kamu yararına çalışan dernekler ya da kooperatiflere karşı taahhüt altına girilen edimin ifasına fesat karıştıran kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Edimin ifasına fesat karıştırma dolayısıyla menfaat temin eden görevli kişiler, ayrıca bu nedenle ilgili suç hükmüne göre cezalandırılırlar.
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçunu Düzenleyen TCK'nın 236.maddesinin Gerekçesi Nedir?
edimin ifasına fesat karıştırma suçunu düzenleyen TCK'nın 236.maddesinin gerekçesi şu şekilde açıklanmıştır: "Bu maddede, edimin ifasına fesat karıştırma suçu tanımlanmıştır.
Sözleşmenin imzalanmasıyla ihale süreci sona ermekte ve edimin ifası süreci başlamaktadır. Bu süreçte edimin ifasına fesat karıştırılması bağımsız bir suç olarak tanımlanmıştır.
Söz konusu suç, kamu kurum veya kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, bunların iştirakiyle kurulmuş şirketler, bunların bünyesinde faaliyet icra eden vakıflar, kamu yararına çalışan dernekler ya da kooperatiflere karşı taahhüt altına girilen edimin ifasına fesat karıştırmak suretiyle işlenebilir. Bu bakımdan söz konusu suçun uygulama alanı sadece kamu kurum veya kuruluşlarına karşı girişilen taahhütlerin yerine getirilmesiyle sınırlı tutulmamıştır.
Maddenin ikinci fıkrasında, edimin ifasına fesat karıştırma niteliğindeki hareketler sayılmıştır. Sayılan bütün bu hareketlerin ortak özelliği hileli davranışlar olmasıdır. Fıkra metninde beş bent olarak sayılan bu seçimlik hareketler yeterli açıklıkta tanımlandığı için, ayrıca izaha gerek görülmemiştir.
Maddenin üçüncü fıkrasına göre, edimin ifasına fesat karıştırma suçunun oluşabilmesi için, kamu görevlilerinin ve sair kişilerin bir menfaat temin etmiş olmaları gerekli değildir. Aksi takdirde, yani edimin ifasına fesat karıştırma dolayısıyla menfaat temin edilmiş olması hâlinde, ayrıca bu nedenle ilgili suç hükmüne göre ceza sorumluluğu cihetine gidilir. "
Edimin İfasına Fesat Karıştırma Suçu Yargıtay Kararları
"Edimin ifasına fesat karıştırma suçunun ihaleye fesat karıştırma suçundan bağımsız bir suç tipi olarak 5237 sayılı Kanun'un 236. maddesinde düzenlendiği, hile olmaksızın mal veya hizmetin ayıplı veya eksik ifasının söz konusu olduğu durumlarda, mal veya hizmetin salt ayıplı veya eksik ifa edilmiş olmasının edimin ifasına fesat karıştırma suçunu oluşturmayacağı, suçun oluşabilmesi için ayıplı veya eksik ifanın ayrıca hileli hareketlerle gizlenmeye çalışılmış olması, sözleşmenin tarafı olup da mal veya hizmetin alıcısı konumundaki tarafın da zarar görmesinin de gerektiği, maddedeki suç tanımında zarar unsur olarak açıkça belirtilmemiş olmakla birlikte, 6459 sayılı Kanun'a ilişkin değişiklik önergesinin gerekçesinde de ihaleye fesat karıştırma suçunun temel şekline ilişkin ceza ile 5237 sayılı Kanun'un 236. maddesinde düzenlenen ve bir zarar suçu niteliği taşıyan edimin ifasına fesat karıştırma suçunun cezası arasındaki uyumsuzluğu gidermek amacıyla 235/1. maddesindeki cezaların alt ve üst sınırlarında değişiklik yapıldığının ifade edilmesi karşısında, zararın suçun unsuru olarak kabul edilmesinin zorunlu olduğu, somut olayda; yüklenici şirket yetkilisi olan sanığın teslim ettiği malların geçici kabulü yapıldıktan sonra sanığa ait şirket tarafından malların Kurum'a hibe edilip bedellerinin istenmediği, ayrıca Adana Ceza İnfaz Kurumundan gelen cevabi yazıda ve mahkemece alınan bilirkişi raporunda kurum zararının bulunmadığının bildirilmesi nedenleriyle sanığın eyleminin edimin ifasına fesat karıştırma suçunu oluşturmayacağı anlaşıldığından" (Yargıtay 5.Ceza Dairesi 2021/2430E. Ve 2024/5591K.)
"Sanık hakkında edimin ifasına fesat karıştırma suçundan 2 kez cezalandırılması istemiyle açılan kamu davalarında; suça konu edimlerin hizmet niteliğinde olması nedeniyle sanığın eylemlerinin 5237 sayılı Kanun'un 236/2-e maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, 5237 sayılı Kanun'un 236. maddesinde edimin ifasına fesat karıştırma halleri yasa koyucu tarafından tahdidi olarak sayılmış olup maddede sayılan seçimlik hareketlerin ya da faillik durumunun genişletilmesinin anılan Yasa'nın 2. maddesindeki kanunilik ilkesine aykırılık teşkil edeceğinde bir kuşku bulunmadığı, madde metni gerekçesiyle birlikte incelendiğinde; 2. fıkranın “a” ve “b” bentlerinde yüklenici konumundaki kişiler ve temsilcileri ile edimin ifası sürecinde görev alan ilgili kamu görevlileri, “c”, “d” ve “e” bentlerinde ise edimin ifası sürecinde görev alan ilgili kamu görevlileri suçun faili olabileceğinden, dolayısıyla söz konusu suçun özel faillik niteliği taşıyan kimselerce işlenebileceği, 5237 sayılı Kanun'un 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve edimin ifası sürecinde görev alan kamu görevlisi tarafından işlenebilen edimin ifasına fesat karıştırma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri göz önüne alındığında, edimin ifası sürecinde görev alan kamu görevlileri hakkında kamu davası açılıp açılmadığı araştırılarak mümkünse bu dava ile birleştirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile sanığın bu suçun asli faili kabul edilerek yazılı şekilde kararlar verilmesi" (Yargıtay 5.Ceza Dairesi 2021/14044E. Ve 2024/4268K.)
